Bu sadece şahsıma ait bir durum mu bilmiyorum ama vesikalık fotoğraf çektirmeyi pek beceremiyorum. Yani hem çekene hem kendime işkence ediyorum. Doğal olmaktan uzaklaştığımı düşünüp , kasılmış yüz ifadeleri , zoraki gülümsemelerle verilen suratsız pozlar :) , ben olmaktan çıkmalar , bu da kim yaa demeler gibi gibi...Tamam biraz abarttığımı biliyorum ama beğendiğim fotoğrafların sayısı oldukça azdır...
Her neyse , ne zamandır nüfus cüzdanımı yenilemem gerekiyordu ve bu işi erteleyişimin tek sebebi de yeni bir fotoğrafımın olmayışıydı. Buna son vermek için paşa paşa gidip fotoğraf çektirmem gerektiğinden saçı başı düzeltip , böyle iyi mi , iyi diyerek geri giden adımlarla da olsa stüdyoya girdim. O muhteşem sandalyeyi stüdyonun tam ortasında gördüm ve işte ilk gerginlik başlamış oldu.
Bütün derdim o kareye güzel girebilmek ama çıkan fotoyu düşünün artık. Sırf bu yüzden yıllarca aynı fotoyu kullandığımı bilirim. "Buraya gelip de , fotoğrafını beğenen hiç görmedim zaten. Vesikalık fotoğraf çektirme fikri oluştuğu anda ben zaten hiç güzel çıkmam diyerek ilk sıkıntıyı yaşıyor insanlar. O yüzden de hiç kimse güzel çıkmışım demez " dedi fotoğrafçı. Oysaki rahat olmak lazım , doğal olmak lazım ama bu iş biraz da fotojenik olma işi galiba.