Dün Ege'ciğimin Okuma Bayramı vardı . Tam 20 gündür , bıkmadan usanmadan "Kaç gün kaldı , kaç gün kaldı ?" diye diye başımı yedi durdu . Nihayet bitti de , rahata erdik. Zaman yine acımasızca geldi ve geçti... Halbuki ilk gülücüğü , ilk diş çıkarışı , ilk "anne" deyişi , ilk adımı, ilk "canımm" diyerek sarılması , resimler yapması , şarkılar söylemesi hepsi ama hepsi daha dün gibiydi... Ne çabuk büyüdü de okullu oldu . Şimdi ise okumayı öğrenmiş olmanın verdiği sonsuz mutlulukla , o uçsuz bucaksız bilgi denizine dalıverdi ...
Yine çok duygusalım sanırm . Böyle günlerde , nedense böyle oluyorum . Dayanamamki , çok sulu gözüm. Ben de ne yaptım ? Dolu dolu olan gözlerimi gizlemek için , bol bol foto çektim. Ama fotoları aktarırken , makinemden nefret ettim bu da ayrı bir konu... Çünkü çoğu fotoğrafı beğenmedim , çekememişim yine benim becerizsizliğimden tabiki. Güzel olanları yayınlarım artık...
Büyümüşte küçülmüş olan hanımefendiler ve beyefendiler rollerine çok iyi hazırlanmıştı , yaşadıkları küçük heyecanlar , sahne arkası telaşları , giyinme krizleri , gecikmeler herşey çok doğaldı. Mutluydular , enerji doluydular ve onları bir arada tutabilmek bile büyük başarıydı doğrusu....
1 yorum:
Ah bu çocuklar! bu saydıkların o kadar tanıdık ki.Hem biran önce büyüsünler istiyoruz.Hem de büyüdüklerini görünce zaman ne çabuk geçiyor benim küçük bebeğim ne zaman bu kadar büyüdü ki diye ağlıyoruz.Fotoğraflar güzel olmuş bu arada.
Yorum Gönder