30 Kasım 2007 Cuma

Bak ! şu uyuyana...

Şunlara bakın yaaa!! ne şeker uyuyorlar kıskandım valla....
Sözüm ona cuma günleri benim tatil günümdür , ama egecik okula gidecek diye uyanınca , gün de mecburen başlamış oluyor. O gidince yatsam , biraz daha uyusam , belki iyi olur ama onu da yapamıyorum. Sanırım sadece iki kere yapmıştım. Uyandığımda öğlen olmuştu , sonra da kendi kendime o-ha demiştim. O saatlerde uyanmaya pek alışkın olmadığımdan, gün bitmiş gibi geliyor sanki ne yapacaksam ! uyu işte...
İşte bugün de, o uyuyamadığım günlerden biri ....Ama nasıl bir baş ağrım var anlatamam. Hatta yüzümdeki tüm kemiklerim ağrıyor desem daha doğru. Gözlerim yuvalarından çıkacak sanki. Hasta mı olucam yoksa ne ! anlamadım. Ben en iyisi , bu uyuma işini öğleden sonraya bırakayım . Hem oğlum gelmeden biraz da , enerji toplamış olurum . Çünkü , o birrrr enerji emici , o birrrr şekerrrr. Biter mi enerjisi ? Aman aman bitmesin tabiki de , ama biraz da bana versinnnnnnn.....

28 Kasım 2007 Çarşamba

Hastayız...

İki gündür evin içinde volta atmaktan içime fenalıklar geldi. Evde oturmak bana göre değil . Sağdan soldan heryerden bastılar valla. Gerçi keyfimden oturmadım , geçen gece Egecim aniden hastalandı . Ateş , kusma , karın ağrısı derken , 2 günü zor atlattık , şimdi iyiyiz. Ateşliyken bi masum ki sormayın. Sanki başka bir çocuk. Ama insanın içi parçalanıyor. Ateşi düşsün de yine yaramazlık yapsın diye düşünüyorsun . Neyse , bugün yaramazlıkları başladı , yarın herkes okuluna.....

26 Kasım 2007 Pazartesi

Tuşba...

Resmi görünce dayanamadım. Burası benim ilk görev yaptığım Urartular’ın başkenti olan Van. Eski adı “TUŞBA”. Ve oradaki ünlü bir kale. "Van kalesi" . Kalede Urartular'dan kalma Madır burcu, Analı-Kız, açık hava tapınağı, Kaya Mezarları, Bin Merdivenler, Çivi yazıları ve Osmanlı döneminden sonra yapılan beden duvarları , Sur Cami, sarnıç ve çeşitli yapılar bulunur . Kalenin tepesine çıkmak yaklaşık 1,5 saat sürer. Gerçekten tarihi yaşadığınızı hissedersiniz. Eski uygarlıkların yerleşim yerlerini görüp , efsaneleri de dinleyince daha bir keyif alırsınız. Sessizliğini hala koruyor gibi ... Sanki her an çıkıp geleceklermiş gibi….Kalenin alt tarafında mağaralar olduğu, buradan merkeze doğru uzanan gizli bir tünel olduğu söylenir. Ama tünel gaz dolu olduğundan girmek hayati tehlike yaratıyormuş . Ne hazineler , ne antikalar , kimbilir... Koca bir tarih gömülü oysaki ....
Kalenin en tepesinde , bir kayanın üzerine oturup göl manzarasına doyasıya bakmak en büyük zevkimdi. Taa .. ki güneşin batışına kadar. O kadar güzel bir manzara ki... Zaten göl demek yanlış olur. Onlar “Van denizi” der. Çok büyük ve çok mavi . Ne desem zor. Görmek gerek . Hem derler ki ; "Van ‘a bir kez giden , hayatının bir döneminde mutlaka geri döner. Van insanı geri çağırır" . Bakalım ne zaman?
Kaleden Van ' daki havaalanı bile görünür. Gelen uçaklara bakmak , kalkışlarını beklemek ve sanki göndereceklermiş gibi de sevdiklerime sevgilerimi de yolladım defalarca…Çocukluk işte… Küçükken de yaparmışım. “Uçakkk anneme babama selam söyle” dermişim .....
Bir fotoğraf beni nerelere aldı , götürdü. İyi ki bakmışım, zaman ne acımasız değil mi ?

23 Kasım 2007 Cuma

Miniklerim...

Uzun zamandır hayal ettiğim ve gelecekle ilgili tek planım olan bir konuya bugün küçük bir adım attım aslında. Küçük bir adım diyorum çünkü birlikte gelişeceğiz. Benim de öğreneceğim daha çok şey var . Minik gocularım var artık . Nasıl ilgi ve dikkatle izlediler anlatamam. Anlatsam mı yoksa ? :=)) Sevdiler oyunu bunu hissettim ya bu bana yeter . Benim hissettiklerimi daha kaç kişi hisseder ki acaba?
Bugün oyun tanıtımı yaptıktan sonra , tahtamız ve taşlarımızla tanıştılar , nefes ve puan saymasını öğrendiler. Bol bol alıştırma yaptıktan sonra, artık tahtada yaşam provası yapmaya hazır olduklarını gördüm. Gözlerini sadece tahtaya odaklamışlar ve sayıyorlardı. "Çok zevkli yaaa " dediklerini duydum bu arada , benden kaçar mı ? Kaçmaz. Bir sonra ki dersi heyecan içinde beklediklerinden hiç şüphem yok . Ben de , ben de....

21 Kasım 2007 Çarşamba

Dilekçe getirin...

Yine istifa moduna girdim ....
Çok sıkıldım ben, bu işleri yetiştirememekten.
Ne kadar da tembelim , ne kadar da isteksiz....
Neden daha çok keyif alacağım bir işim yok sanki ?
Neden? Offff off.....
Yine gitmeler geldi .........

20 Kasım 2007 Salı

Keyifli kaçamak....

Geçen günü tamamen kendime ayırdım , gezdim gezdim gezdimmm ohhhhh ! dedimm. Gidip alışveriş yaptım , hem de hiççç dert etmeden . Beğendiğim şeyleri aldım , abartmak isterdim aslında ama yine de kendimi engelledim . Keşke engellemeseydim çok keyifliydi ama sonrası var işte....Malummm extreler :=))
Korumax Bursa'nın gözde alışveriş merkezlerinden biri oldu. Başka bir dünya gibi .Fonda Amelie'nin müziği ...Çok hoştu çokkkk...
Sabah saatleri olduğu için oldukça sakindi....Gezip iyice yorulduktan sonra ,
Kahve Dünyasında kendime bir kahve ısmarladım. Karamelli Maccihato , yanında da üzeri çukulata kaplanmış kahveli drajelerden birkaç tane atıştırdım tabi. Bu kadarcık şımarmaya hakkımız olsun ama di mi? Kahvenin yanında getirilen kaşık şeklindeki çukulata da çok güzeldi. Kahveni hızlıca karıştırıp , kaşığı içine bırakıyorsun ve ımmm......
Ne keyifti ama.... Daha ne olsun?








18 Kasım 2007 Pazar

" 1980 "

Çocukları babalarına bırakıp , arkadaşımla beraber güzel bir gece geçirelim istedik. Bir iki mekan ziyareti yaptık , olmadı. Her yer tıklım tıklım dolu. Dev ekranlarda maç izleniyor. Bize göre değil , kafamıza göre biraz sakin bir yer aradık aslında....Sonunda festina 'da güzel bir müzik eşliğinde , masada bulduk kendimizi. "Sağlığımıza" dedik tabii....Peki neden 1980? Bu da istek şarkımızdı. "Sigaramın Dumanı" da denebilir. Çok severim ama Ezginin Günlüğü'nden ya da Sezen'den olursa... Neyse bizi kırmadı ya , çok iyi olmasa da söyledi biz de dinledik. Sohbet ettik , güldük , dertleştik . Ne çok ihtiyacımız varmış meğer buna. Sonuçta güzel bir geceydi . Tekrarlarına .......

11 Kasım 2007 Pazar

Reklam budur...

Son zamanlarda beni derinden etkileyen en anlamlı reklamdı sanırım. Donup kalmışım ekrana bakarken . Birden gözlerimin dolu dolu olduğunu hissettim ve tutamadım göz yaşlarımı , yanaklarımdan aşağıya süzülüp gittiler ... Nasıl büyük bir özlemimiz var sana, nasıl ihtiyacımız var anlatamam . Keşke ama keşke hala aramızda olsaydın .
Reklam sırasında , beni etkileyen olaylardan biri de Ege' nin davranışı oldu. Büyük bir dikkatle tv izliyordu , şaşırmıştı bir bana baktı , bir ekrana. Birden ağlamaya başladı " Ben de Atatürk'le tanışmak istiyorum , orda olmak istiyorum. Oraya götür beniii " diye ağlarken , bunun bir reklam olduğunu , gerçek olmadığını anlattığımda biraz sakinleşmişti. Ama küçücük çocuğun Atatürk'e özlemi , sevgisi bu kadar büyükse bizimki nasıl bir aşktır düşünsenize...
Ebediyete intikalinin 69.yılında da , Seni saygıyla ve sevgiyle anıyoruz. Seni çok seviyoruz. Ve seni her zaman Yaşatıyoruz , yaşatacağız da ... İzindeyiz ve herşeye rağmen daima seninleyiz.

9 Kasım 2007 Cuma

Gidemedimmm....

Nasıl içim sıkkın , nasıl sıkkın anlatamam. Bu sefer niye derseniz? Gidemedim turnuvaya ve şimdi çok üzgünüm. Yüzümden düşen bin parça desem yalan olmaz. Son anda okulda yapılan plan program değişikliği , benim planlarımı da suya düşürdü . Daha önce haberim olsaydı bende gidiş planlarımı yapardım. Kısmet değilmiş demek gerekiyor sanırım.
İstanbul' da aldığım keyif , beni çok mutlu etmişti. Neyse belki Ankara'ya gidebilirim. Gerçi içimdeki heveste kaçtı. Birşey kaydedemiyorum ki kendi adıma... Boşa zaman kaybediyorum gibi geliyor . Bazen ne işim var benim oralarda diyorum , bazen de bu beni mutlu ediyorsa neden olmasın ki diyorum. Olsun mu olmasın mı ne biliyim yaa......
Bildiğim tek bir şey var ; O da bu oyunu çok sevdiğim , beceremesem de......

8 Kasım 2007 Perşembe

Bulamadım bişey...

Gidiyorum geliyorum , ne yazayım diye düşünüyorum ama bulamıyorum. Bir yandan mutfakta yemek yapmaya çalışıyorum, diğer yandan kahvemi yudumluyorum. Bir yandan da bilgisayarımı kurcalıyorum derken aklıma bişey gelmiyor valla.
Okunacak kağıtlarım var oysa ki neden zaman öldürüyorsam.. Ama , benim afacanım birazdan gelir ve nasıl olsa okutmaz o kağıtları bana . O yüzden hiç başlamamak en iyisi...Daha kapıdan içeriye girmeden günün özetini vermeye başladığından, başka bir şey onun eve geliş saatine denk gelmemeli... Ondan sonra susturabilene aşkolsun... Birde marifet diye saydıkları var tabi ; kovalamaca oynamışlar , birbirlerine şaka niyetiyle vurmuşlar , meyve suyu püskürtmece oynamışlar , tebeşir savaşı yapmışlar, yerlerde yuvarlanmışlar ve daha neler neler.... Zor işim çok zor. Hergün yeni bir küfürle karşıma geliyor. "Anne bu ne demekkk? " diye. Eh ! açıklanabilenler açıklanıyor ama hepsi de olmuyor ki.... Nerden duyarlar , öğrenirler bilmem ki!
Herkes bizim gibi aynı hassasiyeti göstermiyor işte...Ne kadar korursan koru , bir noktada senden çıkıyor. Yeni çevresiyle iç içe . Bilmesi gereken sadece şu ki ; ailemizde kötü kelimeler kullanılmıyorsa , bende kullanmamalıyım diye düşünmesi.....Dilerim öyle olur.

4 Kasım 2007 Pazar

Happy Birthday to me!

Evet ! Ne kadar kabul etmesem de zaman acımasız ve ben de yaşlanıyorum. Yine bir yaş daha gitti , koskoca bir yıllll daha .
Oldu mu o kadar ya ? Ben bu kadar büyüdüm mü? Hep itiraz ederim aslında bilirsiniz.
"Yaş-lan-mı-yo-ruz " derim hep . Kabul etmek zoruma gidiyor belki de. Yaşıma uygun davranmak istemiyorum ki. Ruhum çılgın , kendini aşar sığmaz içine ama durduruyorum işte. Ben bu anlamda hiç büyüyemeyeceğim sanırım her zaman 10 yaş geride olacağım.....
Dün dedim ki " İyi ki doğmuş muyum yoksa doğmasamıy mışım daha mı iyiydi bilemiyorum"
Babam da dedi ki : " Bu sorunun cevabını bilen yok " Ama iyi ki doğmuşum ki sizler varsınız ...
Yaşım başım kutlu olsun işte falan filan .....

3 Kasım 2007 Cumartesi

Kutlama....

İnsan bir gün içerisinde tüm duygu fırtınalarını yaşayabilir mi ? Ben yaşarım abicim... Üzüldüm , sevindim , ağladım , güldüm , sinirlendim , kızdım ve daha neler neler hepsini bir güne sığdırdım mı sığdırdım işte....Özel yetenek ne yaparsın :=))
Sonuçta güzel bir gece geçirdim . Annem , Babam , Kardeşlerim , Eşim ve Egemle birlikte , küçük bir doğum günü kutlaması . Annecimmm ellerine sağlık , canım benim. Ben neden böyle tembel oldum , sana benzemedim. Noldu bana? Sakın sulu gözlülük yapma yine , ben senden bin kat daha beterim unutma !
Kardeşimin ve benim doğum günlerimiz arasında 3 gün olduğundan yıllardır birlikte kutlarız . Pastamızı , böreğimizi , kurabiyelerimizi afiyetle yedik . Yedik ama aldığımız kaloriler yanımıza kar kaldı. Eh ! artık onu göze almıştık senede bir kerecik de abartalım ama di mi ?

2 Kasım 2007 Cuma

Mutlu yıllara canım...

Bugün 2 Kasım , canım kardeşimin doğum günü...O benim bir tanemdir . Sessiz sakindir . Ağzından laf almak çok zordur. Bugüne kadar söylememiş olsam da , içimde kalmasın. Duyguları saklamamak gerek diye düşünüyorum, zaman çok acımasız. Ben seni çok seviyorummmm...
Mutlu yıllar dilerim biriciğim.....
Yine büyüdük bak.....