
Saatlerce gezmişiz ve artık ayaklarımızın bizi taşıyamadığı yerde bankın üzerine atıvermişiz kendimizi. Ellerimizde poşetler yanımızda çocuklar . Hep beraber yayılmışız malum bank'a... Zaten dinlenmek üzere konulmuş , ahşap , sıradan bir bank bu. Oturalı daha 2 dk. oldu olmadı sahnede iki tane adam belirdi Süper Mario kılıklı. Ellerinde taşıma arabalarıyla bize bakıyorlar.
-Bankı alacaktık daaa....
-Nasıl yani ???? Şaka mı bu?
-Yıkamaya götürecektik deee...
- Ama biz oturuyoruz. Kamera şakası filan mı bu? Ne tarafa el sallamamız gerekiyor ?
Adamlar şokta , tabii bizde...Öyle ısrarlılar ki , dikildiler başımıza bankı yıkamaya götürecekler. Ne yani o bank pis miydi ? Bir de kapalı ortamdaki bank neden yıkamaya gitsin ki ? Bizi mi beklediniz ? Ama koymuşlar kafalarına , kesin alacaklar.
O an gelen kriz sanıyorum ki 10-15 dk. kadar gülmemize, karnımıza kramplar girmesine neden oldu. Hani gülmekten konuşamama derecesi olur ya aynen öyle. Sonuçta kamera şakası filan değildi ama olsaydı değerdi yani. Diğer bankta oturan adam da , başına gelecekleri anlamış olmalı ki , o da kalktı yazık...Kısacası dün , bank yıkama günüydü İkea'da . Şimdi tertemiz o banklarda kimler oturuyordur acaba ? :)))))