23 Aralık 2008 Salı

Yaramaz ama şirin ...

Eyvahh!! diyorum çünkü daha şimdiden disiplinlik olaylara başladık... Ve ben daha nelerle karşılaşacağımı düşündükçe bazen kendimi kaybediyorum. Bey efendimiz 2. sınıfta ama çok hareketli ve yaramaz , işi zekilikle götürüyor. Sınıf öğretmeni demiş ki : "Ege' yi mezun edince ben de emekli olurum artık. Bu nesil çok başka , ne durdan anlıyor , ne sustan. Kızıyorum ama öyle şirin ki çoğu zaman bir şey diyemiyorum. "

Ahh evet , çok şirindir ama ben neler diyorum neler... Bazen şirinliği kâr etmiyor. Doğruyu , yanlışı öğrenmesi gerekiyor ve bunu da başını belaya sokmadan önce bilmesi gerekiyor. Yoksa çok geç olacak ve daha çok üzüleceğiz. Her gün aynı uyarıları yapmak çok sıkıcı , biliyorum ama aksini yapacağı bir anda aklına gelirse , işte o zaman işe yarayacak diye düşünüyorum .O da her defasında " biliyorummm annee , tamamm annee , sözz yapmayacağım " dese bile yılmak yok .
.
Neyse gelelim şu disiplinlik olaya , aslında birazda öğretmenimizin göz korkutması . Olay masumane bir aşk hikayesi. Off neler diyorum ben yaa... Daha 2. sınıfta bunlar . Gerçi şimdikilerde , bu 3-4 yaşa kadar indi ya neyse... Okulun yazı işlerinde çalışan , çok cici bir ablası var. Sınıfın 3 yaramazı da , bu kıza aşık.

Birisi der : Eşini öldürüp , ben onunla evleneceğim
Öteki der: Hayır , ben evleneceğim .
Benimki de masum masum beğenir de birşey diyemez. Ama evli biriyle nasıl evlenilir onun araştırmasını da içten içe yapar ... Neyse olay , küçük planlar aşamasına gelir. Oğlumda benden bir şey saklamaması gerektiğini bilir ve çoğu durumu paylaşır. Bilir ki çok kötü bile olsa , önce ben bilmeliyim ve ondan duymalıyım. Bu konuda da gerekli uyarılar yapılır.
.
Oğlumun ana sınıfından beri kankisi olan arkadaşı ve yeni gelen 3. kişi kısa sürede kaynaşırlar ama 3. kişi bizimkileri kıskanır ve sürekli yapmadığı şeyleri Ege'nin üzerine yıkar, eşyalarını alır , geri alınca da "çaldı " diye iftira eder. Amacı oğlumu okuldan attırıp kankisiyle daha yakın olmakmış . Bak kafadaki kurguya... Sonra bu cin fikirliden kıza mektup yazma fikri ortaya çıkar. " Biz size aşığız "diye başlayan ve devam eden bir mektup yazılır ve kapının altından atılır. Mektup ele geçincede bizim üçlü soluğu idarede alır. 3. kişi derki " Mektubu Ege yazdı , onu okuldan atın " , bizimki de herşeyi anlatır, çünkü suçsuzdur ama olayı biliyor olması , arkadaşının yanında olması bile bana göre suça ortaklıktır. "Öğretmenine haber vermeli ya da arkadaşını uyarmalıydın " dedim . "Daha önce bir tanesini yırttım zaten ama ikinciyi habersiz yazmışlar " dedi. Sadece kapı altından atarken uzaktan görmüş ve engel olamamış .Sonuçta her yaramazlıkta bu 3'lü parmakla gösteriliyor. Böylece okulda küçük bir mahkeme başlamış . Ama bu mahkeme evde daha ciddi boyutlarda devam etti , yine gerekli tüm uyarılar yapıldı , arkadaş seçimi gözden geçirildi. Doğrular , yanlışlar , tüm suçlar masaya döküldü . Böylece arkadaşını tanıma fırsatı oldu ve yaptıklarını onaylamadı. Her şeyi biliyor olması ama şu içindeki şeytana engel olamaması ne kötü ...
.
Neyse ki öğretmenimiz de durumun farkında da , en kısa sürede veli ile tekrar görüşülüp sorun halledilecek. Gerçekten çok korkuyorum , sorunlar büyüdüğünde herşey yine bu kadar basit olabilecek mi ?

13 yorum:

Demli Hayat dedi ki...
Bu yorum yazar tarafından silindi.
İçimden Geldiği Gibi dedi ki...

yaaa varya bendede buna benzer bişey vardı.korkuç cüneyt!! ömrüm boyunca onu unutmadım.okul hayatım boyunca hep benimle uğraştı.yaptığı her işi bana yıktı.sebebi derslerimin ondan daha iyi oluşuydu.anneside bizi hep kıyasladı.birazda o yüzden oldu sanırım..

Unknown dedi ki...

kıyamam ya şu başına gelen kumpasa bak Allahım çocuklarımızı iyilerle karşılaştır... :)

Handan dedi ki...

Çocukların dünyası çok zor valla :)

SMİLENA dedi ki...

ah canım daha neler göreceğiz.çapkınım benim.burda da var birtane .dans ederken resim çektirmişler sevgilisiyle.işimiz var özii bunlarla...

şeker pasta dedi ki...

Valla benim oğlumda ana okulunda ve öğretmenine aşık... Bunlar çok hızlı başladılar... Ama sizde olaylar biraz değişmiş entrikalar girmiş işin içine, Allah hepimizin yavrusunu iyiyle karşılaştırsın...

Ebruli dedi ki...

Kucucuk cocuklar asklarini mektupla ifade etmisler. Bunda ne kotuluk olabilir ki? Ne kadar masumane bir davranış aslinda. Ben cok guldum olanlara. Sen niye dert ettin ki; kendine bu durumu?..

GeCe dedi ki...

bence öğretmenler de olayı büyütmüş ama böyle yaramaz çocukların (ege değil 3. kişi) olmasına üzüldüm. O yaştaki bir çocuğun böyle kurnazlıklara aklı nasıl çalışır ki? demek ki öyle görüyor ve öğreniyor. Yazık. Ama ege artık anlamıştır kabahatini bidaha yapmaz annesi

PERİLİ KÖŞK dedi ki...

hımm zor bir durum,umarım evde ki mahkeme işe yarar.:)daha etkili olur düşüncesindeyim...

Su İzi dedi ki...

Ege'ye yazık be annesi.. arkadaş kurbanı olmuş. çok da kızmayın bence...:))

Primarima dedi ki...

Bu gibi durumlar küçükken bende yaşamışdım özii berbat bişeydir yaparlar, üzerine atarlar, hatırlamak istemiyorum bile...sorunlar yaş ilerledikçe büyüyor değilmi.Daha büyükleri olmaması dileği ile,bunlar aşılır nasılsa:)tatlı yaramazlıklar işte.

özii dedi ki...

Yok yok Ege' ye kızmadım sadece konuştum . Dikkatli olması gerekiyor. Suçsuzluğu ortaya çıkmış ama ablamız affetmemiş pek üzgündü...

Adsız dedi ki...

özlem olayı çok iyi biliyorum.
Kamera görüntülerini de ben bulmuştum.Ege ye de kamera görüntülerini tespit etmeden önce bir yoklama çekmiştim ısrarla yapmadığını söylüyordu.Kameradan kimin yaptığını tespit ettik.Tabiki Ege yoktu.Ve ben Ege'den hatta özür bile dilemiştim.
Bir kez daha rahatlamışsındır umarım.