16 Nisan 2008 Çarşamba

Marangoz...

Bugün marangozdan küçük bir tahta çıta almam gerekiyordu. Bir marangozun atölyesi nasıl olur bilirsiniz? Sağa sola atılmış tahta parçaları , kırık dökük mobilyalar , kapılar ve uçuşan talaşlar...

Ama içeriye girdiğimde gördüğüm ilk şey atölyenin ortasında duran eski bir Wolswogendi . En ufak parçalarına kadar ayrılmış , toplanmayı bekliyordu. Yanlış mı geldim acaba ? Oto tamircisine mi girdim ? Yok yok değil...Hobisiymiş .

Ama esas anlatmak istediğim hobi bu değil tabi. 28 yıllık bir emeğin ürünlerine "Bunlar harika şeyler " dediğimi hatırlıyorum. Ne için geldiğimi unutacak kadar hayrete düştüm.

- Bu maket ev merakı nerede , nasıl başladı ? Hepsi çok güzeller...
- 28 yıl önce , Matemetik dersinde başladı.
- Nasıl matematik dersinde ?
- Öğretmenimden Eifel kulesinin ölçülerini istemiştim.
- Verdi mi ?
- Maketini yapmak istediğimi söylediğimde bana güldü. Ama çok hırs yapmıştım. İlk çalışmam bu kule oldu. Ondan sonra sabahlara kadar uyumadan eski mudanya evlerininin maketlerini yapmaya başladım.
- Harika yapmışsınız ellerinize sağlık . Neden bir sergi açmayı düşünmediniz ki ! Muhteşemler...

Gayet mütevazi , sıkılaraktan , aklıma gelmedi dedi. Bütün maketlerine çocukları gibi bakıyordu. Çok heyecanlanıyordu belli ki. Ben sordukça , gözleri pırıl pırıl oldu keyifle anlattı.
Maketleri çok severim , o yüzden takıldım kaldım. Özel bir emek , sabır isteyen bir iş.
"İzninizle fotoğraflarını çekmek istiyorum " dedim. İzin verdiği için mutluydum ve birkaçını sizlerle paylaşıyorum.

2 yorum:

Meleğin Dünyası dedi ki...

Hepsi çok güzel, böyle yeteneği ve sabrı olan insanlara hayran oluyorum.Kolay iş değil maketle uğraşmak biliyorum bir arkadaşım da uğraşıyordu.Benim de böyle bir hobim olsun isterdim.

Adsız dedi ki...

Hobi faaliyetlerinin öğretmenler tarafından önemsememesi, desteklenmemesi ne kadar saçma!

Neyse ki, umursamamış. İyi de yapmış marangoz amcamız.